kitapkahvebattaniye'de ARA

13 Kasım 2017 Pazartesi

"PİRAYE'DE NAZIM OLMAK ( NAZAN ARISOY)"


PİRAYE'DE NAZIM OLMAK / NAZAN ARISOY
GECE KİTAPLIĞI / ROMANTİK / 268 Sayfa

"Nazım Piraye'de aşkı tattı, aşk yazdı öyle biraz.
Piraye Nazım'da aşk oldu, aşk yaşadı Nazım'a inat."

Öncelikle okuduğum ve yorumlarını paylaştığım diğer tüm kitap yorumlarından farklı satırlar dolduracağım bu sefer. Çünkü bu kitap yaşanmış gerçek bir aşkın, hayal kırıklığının ve susarak konuşmuş naif bir kadının yaşamı satırlara aktarmış
. Kitabı okurken sanki Piraye'nin kendini hapsettiği aşkın evine konuk oldum, o yine konuşmadı bu aşk hakkında ama ben onu izleyip hayal kırıklığını, aşkın en güzel dizelerini yazdıran gözlerden izledim.

Nazım Hikmet'e Piraye kadar öfke, hayal kırıklığı, cezalandırma ve bir onun kadar da sevgi duydum. Çok kızdım bazı satırlarda kitabı kapatıp sakinleşmek, biraz o satırlardan uzak kalarak devam edebildim.

Beni onlar hakkında daha fazlasını okuma, araştırma, sonsuz bir meraka itti. Sonra her öğrendiğim bilgiyle daha da şaşırdım, kızgınlığımdan ağladığımı bile bir ara hatırlıyorum çünkü Nazım Piraye'ye yazdığı yaşattığı verdiği aşkın kat be kat fazlası bir acı ile bir ömür, öyle büyük bir hayal kırıklığına mahkum etmiş ki çektiği acının büyüklüğü susmak olmuş. Onsuzluğun başladığı noktada acısı, hayal kırıklığı bir an bile eksilmemiş olmalı ki hiç konuşmayarak kapamış gözlerini bu hayata.

O hastane odasının kapasında sanki Piraye' nin yaşadığı her acıyı ben de onunla yaşadım. Bu aşk kesinlikle böyle bir sonu hak etmemiş olmalıydı. Ama Piraye Nazım'a aşıktı Nazım ise Aşka. Birazda başlangıçları sancılı, imkansız gibi duran aşka aşıkmış, belki de böyle güzel satırlar için bunlar gerekliydi ama değerli kelimelerin bir araya gelmesi bir kadının kalbinin paramparça olmasını gerektirecekse olmasa çok daha güzel olurmuş dedirtiyor.

Yukarıdaki satırların tamamı Piraye Nazım efsanesinin bana hissettirdikleri, kitap için yorumlar ise benim elimdeki 11, baskısı, diğer baskıları araştırdığımda sonrasında fotoğraflarla desteklenmiş bir hale getirildiğini anladım, fotoğraflar arada o ağır aşkın ve hayal kırıklığının dinlenme, nefes alma durakları gibi olmuş yani çok başarılı olmuş. Zaman zaman tekrarlar var gibi yorumlar oluşa bilir ama öyle tek seferde söyledim geçtim satırları olmadığı için tekrar tekrar okumak iyi geliyor. Her satırının altını çizmek her sayfaya geri dönüp bakmak için bir iz bırakmak istedim. 

Birde Nazım Hikmetin hayatını okursanız mezarını benim gibi çok merak edeceğinizi tahmin ederek Moskova' da olduğunu söylemeliyim  gidemezsem izleyeyim derseniz Çok Gezenti Programının Moskova bölümünü şiddetle tavsiye etmek isterim. ( mezar taşında Vera yazdığını okuduğum an, engellenemeyen bir sinir hali oluştuğunu belirtmeliyim.)

Sonuca gelirsem yaşamdan alınan hikayelerin beni derinden etkilediğini söylemeliyim sizde böyle iseniz bir şans verin derim kesinlikle pişman olmayacaksınız.

Piraye ve Nazım Satırları eklemeye, Canan Tan Piraye kitabını en kısa zamanda tekrar okuyup, yorumlamaya devam edeceğim. Buralara kadar sabırla okuyup duygularıma ortak olduğunuz için teşekkürler ;)) 

Yeni yorumlara kadar kendinize iyi bakın ....



Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Manşet