PRENS PRENSESİ SEVMEDİ || FİLİZ AYGÜNDÜZ
DOĞAN KİTAP || ROMAN || 292 SAYFA
Evet ilk dikkatimi çeken kitabın ismi oldu. Beklentim acıklı mutsuz sonla biten bir aşk hikayesi okuyacağım yönündeydi.
Ama hiçte öyle olmadı. Bir gece de tabiri yerindeyse soluksuz okudum.
Elime aldığım ilk an, ara ara okuyacağım, umutsuz bir aşk hikayesi sandığım satırlar o kadar akıcı, konu o kadar benim beklediğimin zıddıydı ki hala inanamıyorum.
Elime aldığım ilk an, ara ara okuyacağım, umutsuz bir aşk hikayesi sandığım satırlar o kadar akıcı, konu o kadar benim beklediğimin zıddıydı ki hala inanamıyorum.
Sanki bir psikiyatrın bir gün süren yoğun terapisinden çıkmışım gibi hissettiren, kendi içimde karakterle bütünleşip, cevap aradığım sorular bulunan oldukça akıcı ve ilgi uyandıran bir konu.
Deniz, kendini Ömer ile yaşadığı ağır ilişkinin sonunda tanımaya başladığı, sorularına cevap ararken sizi de yanın da sürükleyen, oldukça başarılı, zaman zaman sinirden kıvranmamıza, zaman zaman da onu alıp sarıp sarmalama ihtiyacı hissettiğim baş karakter.
Yemyeşil gözlerinin içi gülen adama hissettikleri ile geçmişe, çocukluğuna en en sevdiği adamla; babası ile olan kırgınlıklarına doğru bir yolcuğa çıktı kendi içinde. Yolun sonunda asla vazgeçmeden gerekirse yaşayanı kendi içinde öldürüp, yasını tutarak ayağa tekrar kalkıp eskisinden de sağlam adımlar atmak için umuda sürükleyen bir yolculuktu onun kisi.
Benim için asla unutmayacağım bir kitap oldu. Nedeni başlangıçta yüzeysel olan kitap ismi idi. Kitap bittiğinde ise benim için oldukça özel yerleri olan öyle nesnelere, insanlara değinilmiş ki hangi birini anlatsam en etkilendiğim Jose Mauro de Vasconcelos seçimi mi radyo da çalan Fikrimin ince gülü mü, Leydi Diana mı ? Sanki benim hayatımın önemli köşe taşlarını alıp bir kitaba yazmış yazar, öyle bir tesadüf isimle de dikkatimi çekerek kendiliğimden onu bulmamı sağlamış.
Evet her hikayede prens prensesi sevmeye bilir ama çok yakın bir kaynaktan edindiğim bilgiye dayanarak söylüyorum ;)) hayat amacınızı, düşüncelerinizi, yaşama bakışınızı değiştirerek, bunun üstesinden gelmeye çalışır, bu savaşı daha cepheye çıkamadan, ağlayıp sızlanarak kaybetmeyi engelleye bilirsiniz.
Satırları uzatsam spoiler'den geçilmeyen bir yorum halini alacak ama yazman gerek diyen içimdeki o sesi susturamıyorum.
Özellikle son altı sayfada beni ağlatan ama kapağı kapattığımda garip bir başarmışlık duygusu ile rahatlık hissi veren bir tat bıraktı hayatımda.
1000Kitap Uygulamasında altını çizdiğim yerleri alıntı olarak bol bol paylaştım ve puanlama yaptım isterseniz üye olmadan da internet üzerinden alıntıları okuya bilirsiniz ⇉ kitapkahvebattaniye adresinden.
➽Dayanamayarak bir kaç alıntı sıkıştırayım buraya da ⥥⥥
⧭Bu odadaki çini sobanın sıcağı demekti ev benim için...
⧭Bir değişik ama yine çok güzel gülümsedi. Al, eve götür gözlerini. O kadar!
⧭Sarhoşluk neymiş anlamıştım oysa. İlle de içki içmek gerekmediğini bunun için.
⧭Sevilmek, üzerinde çalışmalar yapılması gereken bir şey değil...
⧭Mutluluk öyle düz bir çizgi gibi ilerlemiyor.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder