MASA DERGİ
KASIM SAYISI
NAZIM HİKMET RAN
Yok öyle umutları yitirip karanlıkta savrulmak.
Yaşamaya dair bir şeyler yapalım.
Bir zeytin değilse bile, bir çiçek ekelim mesela saksıya. Bırakalım pencerenin kenarında büyüsün ve yaşamın o ilk pırıltısını hem içeriye hem dışarıya anlatsın uzun uzun. Bir çiçek veyahut bir sincap değilsek bile, yaşamanın dışına ve ötesinde hiçbir şey beklemeden yaşayalım. Bütün işimiz gücümüz yaşamak olsun.
Bir şiir ezberleyelim tüm kalbimizle.
Hastayım, sağlıklıyım, dertliyim, mutluyum değil, "yaşıyorum" diyelim bugün.
.......sevelim dünyayı ve "yaşadım" diyebilelim günün sonunda.
Yanacağımızı bilsek de, var edebilmek için yok olmayı göze alalım, ışık olalım. Yaşamadığımız günleri en güzelleri ilan edelim avaz avaz ve en güzel sözü hala söylemedik sayalım. İmkansızlığı sevelim yeri gelirse fakat asla ümitsizliğe kapılmayalım.
Funda Acar.
En güzel deniz: henüz gidilmemiş olandır. En güzel çocuk: henüz büyümedi. En güzel günlerimiz: henüz yaşamadıklarımız. Ve sana söylemek istediğim en güzel söz: henüz söylememiş olduğum sözdür.
Nazım Hikmet Ran
Sende, ben, imkansızlığı seviyorum,
fakat asla ümitsizliği değil....
Nazım Hikmet Ran
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder